Noor Inayat Khan (Nur İnayet Han)
2 Ocak 1914’te Moskova’da 4 kardeşin en büyüğü olarak dünyaya geldi. Kardeşleri Vilayat (Vilayet, 1916-2004), Hidayat (Hidayet, 1917-2016) ve Khair-un-Nisa’dır. (Hayrünisa, 1219-2011).
Babası Hazrat Inayat Khan (Hazret İnayet Han, 1882-1927) Hintli müslüman soylu bir aileden gelmektedir; aynı zamanda Evrensel Sufizm’in kurucusu ve Sufizm’in Batı’da yayılmasını sağlayan ilk ruhani liderdir. Annesi Pirani Ameena Begum (Pirani Emine Begüm (doğum Ora Ray Baker), 1892-1949) amca tarafından 18. yüzyıl Mysore Krallığı’nın başı Tipu Sultan’ın akrabasıdır.
1914’te savaşın çıkmasından hemen önce Rusya’dan İngiltere’ye, 1920’de Fransa’da Paris yakınlarında Suresnes’e taşınmıştır. Sorbonne’da çocuk psikolojisi ve Paris Konservatuarı’nda müzik eğitimi alan Inayat, çocuk dergilerine ve Fransız radyosuna şiirler ve çocuk öyküleri ile katkıda bulunmuştur. Alman ordularının Fransa’yı işgalinde aile önce Bordeaux’ya, oradan da 22 Haziran 1940’ta İngiltere’ye kaçmıştır.
19 Kasım 1940’ta Women’s Auxiliary Air Force’a (Kadınlar Yedek Hava Kuvvetleri, WAAF) Aircraftwoman 2nd class (en düşük rütbeli havacı personel) rütbesiyle katılmış ve telsiz operatörü olarak eğitim almıştır. Haziran 1941’de bombardıman eğitim okuluna transfer edildiğinde terfi için başvurmuş ve bölüm yardımcı subayı olmuştur. Daha sonra Special Operations Executive (SOE, Britanya tarafından savaş döneminde kurulan istihbarat teşkilatı) F (Fransa) Bölümü’ne alınarak Şubat 1943’te Air Ministry, Directorate of Air Intelligence’a (Hava Bakanlığı, Hava İstihbarat Direktörlüğü) atanmış ve çeşitli SOE okullarında eğitim görmüştür. Henüz eğitimi tamamlanmamış olmasına karşın telsiz ve fransızca bilgisi ile yeterli ajan eksikliği sebebiyle 16 Haziran 1943’te Madeleine kod adı, Nurse (Hemşire) çağrı kodu ve Jeanne-Marie Regnier sahte kimliğiyle Kuzey Fransa’ya inmiştir. Burada daha sonra bir başka İngiliz istihbarat teşkilatı MI6 tarafından diğer SOE ajanlarını Almanlar’a yakalatmak suretiyle Almanlar’a yakınlaşma görevi verildiği anlaşılan Henri Déricourt tarafından karşılanmıştır.
Paris’e daha sonra her ikisi de Alman çalışma kamplarında infaz edilecek olan Diana Rowden ve Cecily Lefort ile giden Inayat burada Binbaşı Francis Suttill tarafından yönetilen Physician (Doktor) ağına katılmıştır. Bundan bir buçuk ay gibi kısa bir süre içinde Francis Suttill’in kendisi dahil irtibatta olduğu tüm telsiz operatörleri ve pek çok direniş üyesi tutuklanmasına karşın Inayat geri dönmeyi reddetmiş ve ağdan geri kalanlar aracılığıyla Britanya’ya telsizle mesaj göndermeye devam etmiştir.
Inayat, Henri Déricourt ya da zaman zaman yanında kaldığı bir diğer ajan Teğmen Emile Henri Garry’nin kızkardeşi Renée Gary tarafından ihanete uğrayarak 13 Ekim 1943’te Almanlar’a yakalanmıştır. Yakalanmasına çok sert karşı koymuş ve amansızca dövüştüğü için kendisine çok tehlikeli bir mahkum olarak davranılmıştır. İşkenceye uğradığına dair herhangi bir kanıt olmamasına karşın 84 Foch Avenue, Paris’teki sorgusu bir aydan uzun sürmüştür. Binanın beşinci katındaki hücrelerde yapılan sorgulara katılan Ernst Vogt ve Hans Kieffer Noor’dan herhangi bir bilgi edinemedilerse de, kendisinin bir güvenlik ihlali olarak not defterine mesajları kriptolu ve açık şekilde yazdığı için kripto kolayca çözülmüş ve bu da Madeleine kod adıyla Almanlar tarafından gönderilen mesajlar nedeniyle başka SOE ajanlarının yakalanmasına sebep olmuştur.
Noor Paris’te iki kere kaçma girişiminde bulunmuştur. Yakalanmasından sadece saatler sonraki ilk denemesinde kendisini tuvalete kilitleyerek pencereden kaçmaya çalışırken yanından geçmek zorunda olduğu başka bir pencerede niyetini önceden anlamış olan Vogt tarafından içeri çekilerek yakalanmıştır. İkinci denemesini 25 Kasım 1943’te binadaki diğer tutuklulardan Britanyalı Yüzbaşı John A. R. Starr ve Fransız Albay Léon Faye ile gerçekleştirmiştir. Binanın beşinci katından aşağıya inmek için battaniyelerden halat yapan mahkumlar hücrelerini terkettikten sadece birkaç dakika sonra Müttefikler tarafından hava bombardımanı gerçekleştirilmiştir. Bir hava saldırısı sırasında mahkumları kontrol etmek Almanlar için standart bir prosedür olduğundan katıkları hemen ortaya çıkmıştır. Kaçaklar sokağa vardıklarında da şanssızlıktan kurtulamamıştır; indikleri sokak çıkmaz sokaktır ve sokağın açık ucu Alman askerleri tarafından tutulmuştur.
Bu kaçma girişimine karşın kendisinden etkilenmiş olan Ernst Vogt Noor’u başka bir yere sevk etmek istememektedir. Kieffer kendisinden kaçmaya çalışmayacağını taahhüt eden bir kağıt imzalamasını istemiş, fakat Noor bunu reddetmiştir. Kieffer Noor’u Almanya’da güvenli bir hapishaneye sevk etmeye mecbur kalmıştır.
Noor 27 Kasım 1943’te Karlsruhe Gestapo’su kontrolündeki Pforzheim hapishanesine gönderilmiştir. Noor Inayat sivil bir Alman olan Herr Wilheim Krauss tarafından iader edilen Pforzheim hapishanesine gönderilen ilk Britanyalı casustur. Krauss’a verilen talimatlar gereği Noor sürekli elleri ve ayaklarından kelepçeli olarak yatağında oturtulur ve haftada bir gün hücresinden dışarı zincirli olarak çıkmasına izin verilir. Yaklaşık on ay süreyle Pforzheim hapishanesinde kaldıktan sonra 11 Eylül 1944’te Karlsruhe Gestapo’su Noor’u Dachau’ya götürmek için gelir. Noor Inayat 13 Eylül 1944 sabahın erken saatlerinde kendisi gibi SOE ajanı olan Yolande Beekman, Eliane Plewman, Madeleine Damerment ile bilrlikte başlarının arkasına ateş edilmek suretiyle infaz edilmiştir. Cesetler derhal krematoryumda yakılarak yok edilmiştir.
Noor Inayat Khan’a ölümünden sonra 1949’da George Cross ve gümüş yıldızlı Fransız Croix de Guerre madalyası verilmiştir. SOE’de görev yapan kadınlardan sadece üçü bu madalyanın sahibi olmuşlardır: Odette Hallowes, Violette Szabo ve Noor Inayat Khan. 8 Kasım 2012’de evine yakın olan Gordon Square Gardens, Londra’da Hintli prenses Noor Inayat Khan’ın büstünün açılışı Prenses Anne tarafından yapılmıştır. Büst bir Hintli kadının, ayrıca bir müslümanın Britanya’daki ilk heykelidir.
2014’te Enemy of the Reich adıyla bir TV filminde Noor Inayat Khan’ın hayatı yayınlanmıştır.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil